Bu bir düzyazı,şiir değil.Hayat bazen bir düzyazı,bazen de ilmek ilmek çözülen,duygu yüklü,manası kendinde gizli bir şiirdir.Aslında  hepimizin içinde bulunduğu;ama kendisine bile itiraf edemediği bir durumdan bahsedeceğim.Beyefendiler çalışır,didinir.Elinden geleni yapar;ama ne yaparsa yapsın eşlerine bir türlü yaranamazlar.Yapabileceğinin,elinden gelenin  fazlasını istemek,içinde bulunduğun hayatı hiç hazmedememek, doğaya ne kadar aykırıysa,bu düşüncelere sahip olmak  o kadar acımasız.İşinden evine yorgun bir şekilde gelen bir eş ne ister?Sevgi ister, şefkat ister,ilgi ister.Bu her iki taraf için de böyledir.Günümüzdeki  evli bayanlara bakıyorum, eşlerine o kadar çok baskı yapıyorlar ki.Hangi konuda diyeceksiniz? Onun var,benim niye yok.Ee ne olmuş!Varsa var!Onun eşyaları,mobilyaları en son model, bizimkiler  niye eski.Onun bir sürü kıyafeti,ayakkabısı,çantası var,benim niye yok?Doyumsuz olmuşuz.Birilerine çaka satmak için adamı niye sık boğaz ediyorsun mübarek.Elinde avucunda ne var,durumlar ortada,içinde bulunduğun şartların farkındasın;ama illada olacak diye niye tutturursun be kadın!Borçla olacak,taksitle olacak,her şekilde olacak.Bencillik etme işte!Bu zihniyeti taşıyan hanımefendilere çok kızıyorum.Gösteriş meraklısı olmuşuz.Gücün yetmediği halde  yaşam şartları iyi olan arkadaşlarına özeniyorsun değil mi?İtiraf et de bilelim.Ulaşamayacağın halde onlar gibi yaşayabilmenin yollarını arıyorsun.Yapma güzel insan,kabul et işte içinde bulunduğun hayatın şartlarını.Eşini sıkboğaz etme!Bu hayatı sen isteyerek,bilerek seçtin belki de istemeyerek itildin.Daha ne olsun.Huzurun var mı?Eşin efendiliğini bozuyor mu bozmuyor mu? İçinde yaşadığın hayatı sev.Ona bağlan.Yoksa hiçbir zaman mutlu olamazsın.Her zaman birilerinin hayatına bakar, eşine  örnekler verir,mutsuz olur mutsuz edersin.Edebiyatımızda Tanzimat dönemi romanlarını okumadıysanız,mutlaka okuyun.Kendi aslını inkar edenlerin nasıl gülünç durumlara düştüklerini çok güzel anlatıyor. Alaturka tiplerin,alafranga tiplere özenme hevesiyle içine düştükleri durumdan bahsediyor.(Recaizade Mahmut Ekrem’in, Araba Sevdası)Bugün o romanlardaki tipler  gerçek hayatta,günümüzde de  yaşıyor.Hayatımızı  biz güzelleştiririz,başkası değil.

Vesselam…