Her gün güne güzel haberlerle başlamayı çok özledik. Artık haberlerde ve sosyal medyada okuduğumuz ve dinlediğimiz haberler çok fazla canımızı acıtmaya başladı. Gün geçmiyor ki gündemimizde olumlu haber görmek mümkün olmuyor.

Bu durum haliyle herkesin canını sıkmakta. Zaten pandeminin ülkemizde baş gösterdiği günden beri hayatımız tamamen can sıkıcı bir hal aldı. Monoton geçen günler birbirini kovalıyor. İş yerleri ise bu süreçten en fazla zarar gören kesim oldu. O kadar çok kişi işsiz kaldı ki bunun sonucunda da sıkıntılar baş gösterdi. Küçük esnaf kendini toparlayamayacak hale geldi. Bir iş yeri dediğinizde iş yeri sahibinden tutun çalışan kişiler olmak üzere en az beş kişi işsiz kalmış olsa ve bunların da ailelerini de düşünürsek sıkıntının boyutu oldukça büyük. Çocuklarımız deseniz bir senedir okula gidemiyorlar. Yüz yüze eğitimin ne denli önemli  olduğunu bu durumda daha iyi anlamış olduk. Uzaktan eğitimle de olsa derslerine devam eden öğrenciler bu açığı bir nebze de olsa kapatmaya çalıştılar. Ama her öğrenci bu kadar şanslı değildi. Evinde interneti olmayan ya da elektronik cihazları olmayan öğrenci sayısı da oldukça fazla. Bu durumda uzaktan eğitimden de faydalanamayan çocuklarımız olduğundan gelecek dönem öğrencilerimizi zor günler bekleyecek. Derslerine adapte olmakta zorlanacaklar. Çünkü bu süreç içerisinde evde olduklarından rahatlığa alışmaya başladılar. Bizler de aynı durum geçerli. Evde olduğumuzdan sosyalleşmenin ne kadar bize mutluluk verdiğini anlamış olduk. Dışarıda yürüyüş yapmanın, bir kahve içmenin ya da bir sinemaya gitmenin insana verdiği huzuru özlemeye başladık. Özgürlüğümüzün kıymetini daha iyi anladık. Bizler bile hayat normale dönmeye başladığında zorlanacağız. Çünkü yasaklarla yaşamaya alıştık. Derin bir nefes alıp ohh çekeceğimiz günler umarım yakındır.